Antika!

Antika Nedir?
Antika, sadece üzerinden yıllar geçerek eskimiş bir eşyanın niteliği değildir. Antika; sanatkâr bir ruhla, zanaatkâr parmaklarla, göz nuru ve emekle eşyaya kimlik, şahsiyet kazandırılmasıdır.
Siz antika bir esere dokunduğunuzda yalnızca on yıllar, yüzyıllar öncesindeki bir metaaya dokunmuş olmazsınız. Aynı zamanda birçok yaşanmışlıklara ve hatıralara dokunmuş olursunuz.
Antika bir kutunun kapağını açtığınızda yüz yıllar öncesinin kokusunu içinize çekebilecek bir fırsat bulmuşunuzdur. Antika niteliği kazanmış bir el yazmasına baktığınızda gördüğünüz şey sadece mürekkebin kağıt üzerindeki muntazam duruşu değildir. Aynı zamanda binlerce kez aynı harfi talim yaparak ustasının gölgesinde ve gözetiminde “olmuş”luğa ermiş bir talebenin geceleri ve gündüzleridir.
Dokunduğunuz bir kılıcın kabzası, gövdesi incelikle işlenmiş, çeliğe nakşedilmiş muhteşem desenlerden ibaret değildir. Aynı zamanda nice gözyaşları ve acılarla yoğrulmuş, zafer umudu ile kınından çıkmış sertliği kadar yufka anıları da kınında taşıyan bir kılıçtır. Ve yine temas ettiğiniz ahşap antik eşya yalnızca el aletleri ile işlenerek kilim tadında kimliğini kazanmış bir mamûl değildir. O antik ahşap, yüzyıllar boyunca gelecek kuşaklara taşınmış bir sanat tohumu gibi gönül saksılarında anıları ile beslenen canlı bir organizma gibidir…